07 Mayıs 2010

birdi iki oldu, ikiydi bir oldu, derken yine iki ve derken bir...

Çarşamba günü sabahtan öğlene kadar olanları buraya yazarken halen şaşkınım. Buraya aslında an be an olan tüm değişimleri yazmayacağım, bu hali bile yeterince değişken ve biraz karışık.
Son yazımı yayınladığım sırada; sevgili ve en eski dostum H. telefon etti. Belirtmeliyim ki, H. muhtemelen benden çok hayvanlarla dosttur. İkimizin de gayet iyi tanıdığı bir pet-şop ona 2 gün evvel yavru kedi sormuş. H. onların ta en başından beri has müşterisi. Aralarında gizli bir anlaşma var; bizimki öksüz kalan yavru buldu mu, bakımında madden destek olarak onlara veriyor. Onlar de isteyene ücretsiz veriyorlar. Böylece hayvancağız yuva sahibi oluyor. Ne kadar seviniyorum bu habere... nasıl da ferahladım. Hemen bizim köşe veterinere gidip yavrucakları alacağım.
Henüz vet gelmemiş. Yine aynı bay “ah!” diyor “sizinkini C. hanım dün akşam yaşlı doktor bir çifte verdi. Onu beğendiler, diğeri burada.” Olsun diyorum tek kediyle taksiye atlıyorum; karşı dolmuşlarına binmek üzere taksim’e yol alıyoruz. Elimi sepete soktuğumda sesi kesiliyor miniğin; yoksa devamlı miyavlamakta.
Meydanda indim ve kestirmeden merdivenlere yöneldiğimde bizimkinin sesine karşılık veren gri bir kedicik peydah oluyor. Herhalde 2- 2.5 aylık olacak bu şirin. Oradaki esnafa sorduğumda onun da ortalıkta kalmış olduğu anlaşılıyor. H.’e danışarak onu da atıyorum sepete. Gidiyoruz. Yaşasın.
O sırada telefon; E. arıyor, Kuşadası’ndan. Yavru kedi anonslarıma cevaben, Ankara’lı bir dostunun aday olabileceğinden bahsediyor. Hem de gri ve erkek bir yavru tercihiymiş. Aynı taksim’den bulunan yani. Peki ama ona dolmuşta yol aldığımız sürece erişemiyorum. Ama fotograflı bir mesaj attım. Sağ salim pet-şop’a kedişleri bıraktıktan kısa bir süre sonra Ankara’lı arıyor. Anlatıyorum olan biteni.
Dükkanın numarasını verdim aradan çekildim. Gün içinde bir kaç kez yokladım dükkanı henüz aramamış.
Derken dün öğleden sonra H. aradı. Kedileri görmeye gitmiş pet-şop’a; orada onlarla ilgilenirken, bir hanım gri kediyi almış götürmüş. Grigri artık rahat. Diğeri yalnız kalınca tekrar ağlamaya başlamış; diğer bir kafesteki yavruların yanına yerleştirmişler bizimkini. Hemen sokulmuş onlara, onlardan biri onu yalamış ve sükut.
Şimdi yine bekliyorum. En yakın zamanda bahtsız küçüğün de şansı dönsün ve sevileceği iyi bakılacağı bir yuvaya kavuşsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder